9 Mart 2012 Cuma

Bangkok’ta Zorunlu 4 Gün Geçiriyorum

29 Ocak 2012 Bangkok’tayım. Vietnam ve Laos vizesi alabilmek için üç dört gün burada kalacağım. Bangkok’a ikinci gelişim. Bangkok hakkında daha detaylı bilgi almak isteyenler “http://uzakdogugezisi.blogspot.com/2011/04/swa-ti-ka-merhaba-koh-chang.html”yazımı okuyabilir. Gelmeyi düşünenler ise www.iyiinsanlariçin.com’un organize ettiği gezilere katılabilirler. B
Bu seferki Bangkok gezimde burası ile ilgili enteresan bir şeyi fark ettim. Genelde Türklere has olduğu bilinse de Bangkok, tam bir mangal cenneti. Her köşe başında mangal hizmeti veriliyor. Canınız ne çekiyor ise deniz ürünü, et, tavuk hemen mangala koyuveriyorlar. Bangkok’ta kaldığım sürece en çok yaptığım aktivite masaj seansı oldu. Masaj yaptırmak o kadar ucuz ki, yaptırmamak delilik olurdu. Masaj dışındaki diğer önemli aktivitem ise Laos ve Vietnam konsolosluğu arasında gidip gelmek oldu. Laos vizesini 45 dakikada almış olmama rağmen Vietnam vizesi için 3 gün kadar bekletildikten sonra maalesef üzgünüz denilerek bana çıkış yolu gösterildi. Bangkok’taki otel ve uçak ayarlamalarımı yapan Sevgili Ms Toon’un bağlantılarından aldığı bilgiye göre bu aralar Amerika ve Vietnam taraflarında bombalama senaryolarından bahsediliyormuş. Özellikle Müslümanlara vize verme konusunda zorluk çıkartıyorlarmış. Ne yapalım onların kaybı deyip Laos’a yönümü çevirmekten başka çarem yoktu. Bu da yeni bir uçak bileti satın almak ile birkaç uçak biletini de yakmak anlamına geliyordu. Bu sebeple Vietnam yetkililerine buradan en içten sevgi ve saygılarımı yolluyorum. Vietnam’a gitmek isteyenler için önerim Ankara’daki Vietnam konsolosluğundan paşa paşa vizenizi alın. Sadece bir şartları var o da vizenizi aldıktan sonra 15 gün içinde Vietnam’a giriş yapmanız. Vietnam’daki acentalar aracılığıyla da vize alınabilir ama o zaman da grup olarak seyahat etmeniz gerekiyor. Benim gibi herhangi bir gruba ait değilseniz, tek kişi iseniz size yardımcı olmuyorlar
Sonuç olarak 4 gün Bangkok’ta kaldıktan sonra 2.Şubat’ta Luang Prabang’a ayakbastım. Luang Prabang’a ayak basar basmaz burada olmam gerektiğini anladım. Belki de kendime moral vermek için böyle hissediyor olabilirdim. Luang Prabang çok güzel bir şehirdi. İnsanları ise güler yüzlüydü. Burada kalınacak yerlere “homestay” deniliyordu. Büyük villalar otel haline getirilmişti. Odalar kocaman ve hepsinin kendine özel banyosu vardı. Benim kaldığım homestay’in ismi Villa Meuang Lao idi. Havaalanından Villa Meuang Lao’ya gelir gelmez sırt çantamı odama bıraktım ve resepsiyon görevlisinden Luang Prabang’ın haritasını alarak etrafı dolaşmaya çıktım. Etrafı dolaşırken kaldığım yerin merkezi bir konumda olduğunu fark ettim. İlk olarak Night Market’in kurulduğu caddeye göz attım ve hazır gelmişken buradaki ilk alış verişimi yaptım. Zira Bali gezim için kendime yeni gardolabımı ayarlamam gerekiyordu. Gezdiğim ülkelerde hava durumuna uygun olarak çoğu eşyamı bırakarak buraya kadar gelmiştim. Bali için giyecek kıyafetim kalmamıştı. Laoslu hanımlarının giydiği etek ve bluz olarak ta kullanılabilen ipek bir şal satın aldım. Night market gezimden sonra yolumun üzerindeki seyahat acentalarından birine girdim. Luang Prabang’ta wildlife sporları, treking, tapınak gezisi gibi çeşitli alternatifler var. Acentanın ertesi gün için planlanmış olduğu ormanda fillerle gezinti ve kayaking programına yazıldım. Bir sonraki gün içerisinde yüzlerce Buddha heykelinin bulunduğu Unesco’nun dünya mirasları listesine aldığı meşhur Pak Ou mağarası ile Luang Prabang’tan 32 km uzaktaki Kuang Si şelaleri gezisine yazıldım. Bu şekilde 2 tam günüm planlanmış oldu. 3.günümde Luang Prabang içindeki tapınakları gezmeyi düşünüyorum. 4.günüm ise şimdilik açıkta. İlerleyen zamanlarda 4. günün de icabına bakacağım inşallah. Belki Luang Prabang’ın dışına çıkabilirim. En çok gitmek istediğim şehir Vang Vieng ama o da Luang Prabang’tan arabayla 6 saat uzaklıkta. Bir sonraki durağım Vientiane ‘e çok yakın. Luang Prabang ile Vientaine arasındaki yol için önceden satın alınmış biletim olmasaydı bu alternatifi düşünebilirdim. Ne yapalım artık bir sonraki Laos gezimde Vang Vieng’e gideriz.
Luang Prabang’taki gezi planımı yaptıktan night marketin bulunduğu caddedeki bir tapınak dikkatimi çekti. Güneş batmak üzereydi ve güneşin ışınları karartılmış taştan yapılmış tapınak binası üzerinde muhteşem görünüyordu. Tapınağın bahçesinden içeriye girdim. Tapınağın birkaç fotoğrafını çektikten sonra tapınağın içerisinden gelen dua seslerine doğru ilerledim. Tapınağın içinde hocaları ile birlikte dua eden 10 rahip vardı. Benim gibi duayı dinlemeye gelen Laos’lu bir kadının yanına oturdum. Tapınağın güzel bir enerjisi vardı. Kocaman bir Buddha heykeli ve etrafında büyük küçük bir sürü Buddha heykeli sıralanmıştı. Dua bittikten sonra birlikte duayı dinlediğim Laoslu kadın az buçuk İngilizcesi ile yarın da buraya gelmemi istedi. Biraz şaşırmış olsam da Laoslu bayanın davetini kabul ederek oradan ayrıldım. Luang Prabang’ta gece yeni başlıyordu. Tapınakların şehri olmasına rağmen gece hayatı bayağı hareketliydi. Laoslu halk köylerinde viski ve şarap yapıp akşamları da night markette satıyorlardı. Luang Prabang’taki ilk günüm bu şekilde tamamlanmış oldu. Yarın sabah erkenden kayaking, fillerle gezintim var. Sevgiler Bu bölgeye seyahat etmeyi düşünenlere güzargah önerim şöyle; Önce Bangkok, Bangkok’tan sonra 3 gün Kamboçya, 4 gün Burma ( Yangon ve Bagan şehri), 3 gün Luang Prabang ( yoğun 2 günlük programda olabilir), 2 gün Vang Vieng ve Vientaine sonra da Vietnam’a geçebilirsiniz. Vietnam’a gitmediğim için orada ne kadar kalabileceğiniz konusunda net bir şey yazamıyorum. Ben gitmiş olsaydım orada 5 gün kalacaktım. Seyahatinizi biraz daha uzatabilirseniz Bangkok’tan Thailand’ın güzel adalarından Phuket, Kua chang, Chaing Mai’i de seyahatinize dahil edebilirsiniz. Ya da Maldive’e kaçabilirsiniz.Budizm ve tapınaklar ilginizi çekmiyor ise Burma’yı listenizden çıkartabilirsiniz. Sevgiler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder